oturaklı

oturaklı
ağır, sabit

Türkçe-Azerice Sözlük. 2009.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • oturaklı — sf. 1) Sağlam, gösterişli Çoğu dört köşe, kalın, oturaklı olan Arap üslubu minareler o ruhaniliği vermez. R. H. Karay 2) Yerinde sağlam duran 3) Yerinde ve sırasında söylenen, çarpıcı (söz) 4) mec. Saygı uyandıran, ağırbaşlı (kimse) Seçmenleriniz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hanım hanımcık — sf., ğı 1) Oturaklı davranışları olan (kadın veya kız) 2) zf. Oturaklı bir biçimde Kaynanam rahat vermiyor ki evimde hanım hanımcık oturayım. S. Birsel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oturaklılık — is., ğı Oturaklı olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağır durmak — ciddi, ağırbaşlı, oturaklı, soğukkanlı hareket etmek Devlet adamlarının ileri gelenleri böyle sözlere karışmaz, ağır dururlar. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HADIYD — (Hazîz) Oturaklı, mütemekkin, yer. * Dağ eteği. Zir. Alçak yer. * Koz: Ayın veya başka bir seyyarenin mahreki üzerinde dünyaya en yakın bir mesafede bulunan nokta. Dünya ile diğer seyyarelerin güneşin merkezinden en uzak oldukları bir nokta …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KADIRGA — Buharlı gemilerin icadından evvel kullanılan harp gemilerinden biri. Kürek ve yelkenle kullanılırdı. Kadırgalar 25 oturaklı idi ve her küreği dörder adam tarafından çekilirdi. (O.T.D.S …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KARAR — Değişmez hâle gelmek. * Sabit ve sakin olmak. * Ne az ne çok olan tam ölçü. Ölçülülük. * Gitmeyip kalmak. * Oturaklı yer. Sâkin olacak yer. * Anlaşılan ve sabit hâle gelen son karar sözü. * Mahkemece verilen son söz ve neticeye bağlama. *… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”